sorunuzu sorup hemen yardım alın.
Biyografinin Tarihi Gelişimi Nedir
Biyografilerin başlangıcı olarak eski Yunan’da Plutarkhos’un Hayatlar adlı eseri gösterilir. 17. yüzyılda İngiltere’de William Roper’in Thomas Moore hakkında yazdığı biyografiyi ve 18. yüzyılda Samuel Johnson’ın, James Boswell’in yazdığı biyografileri bu türün ilk önemli örnekleri arasında saymak gerekir. 20. yüzyıla dek yazılan biyografilerde, yaşamı anlatılan kişinin hayatının yanı sıra erdemleri, ahlakî özellikleri Önemliydi. Modern biyografinin doğduğu 20. yüzyıldan itibarense yaşamı anlatılan kişiye daha nesnel yaklaşılmaya başlandı.
Türk edebiyatında da yazıtlardan, mezar taşlarından, ağıtlardan, destanlardan, menakıpnamelerden sonra peygamberlerin hayatını anlatan siyerleri, belirli bir meslekten insanları, peygamberleri, tarikat ulularını, evliyaları, padişahları, bilginleri ve Divan edebiyatında daha çok şairlerin hayatlarını anlatarak eserlerinden örnekler veren tezkireleri, yaşam öyküsü türünün ilk örnekleri arasında saymak mümkündür. Tezkireler, yazıldığı devrin tanınmış sanatçılarının yanı sıra pek bilinmeyen şairlerine de yer verdiği, sadece divanı olan şairlerin değil divan sahibi olmayan sanatçıların da eserlerinden örnekler sunarak bir antoloji ve edebiyat tarihi işlevi gördükleri için son derece önemlidir. 20. yüzyılla birlikte tezkireler yerini antolojilere bırakmıştır.
Türk edebiyatında modern anlamda yaşam öyküsü yazımının ilk örneklerine 19. yüzyılda, Tanzimat edebiyatından itibaren rastlanır. Namık Kemal’in, Beşir Fuad’ın, Ahmet Midhat’ın ve Fatma Aliye Hanım’ın yazdıkları yaşam öykülerini bunlar arasında sayabiliriz. 20. yüzyılda yaşam öyküsü türünde eserlerin sayısı ve çeşitliliği hızla artmıştır. Aşağıda çeşitli türlerine değinirken yaşam öyküsünün günümüzdeki yazarlarını da anacağız.
Türk Edebiyatında Biyografinin Tarihi Gelişimi
Türk edebiyatında ilk biyografik eser, Malik Bahşi'nin Feridüddin-i Attar'dan çevirmiş olduğu “Tezkiretül Evliya”dır.
Daha çok mesleklerine göre düzenlenmiş ve birden fazla kişinin biyografisinin yeraldığı Tezkire, menakıb, vefeyat, devha, sefine, tuhfe, hadika, fihrist, silsilename, şairname, gazavatname, sicil gibi adlar altında birçok eser kaleme alınmıştır. Menakıpname ya da velayetname denilen eserlerde tarikat büyüklerinin, evliyaların, pir ve şeyhlerin olağanüstü halleri, kerametleri ve diğer kişisel özellikleri anlatılır.
Yayımlanmış bazı menakıpnamelere şu örnekler gösterilebilir: Hacımsultan Velâyetnamesi (Rudolp Tschudi); Hacı Bektaş Velayetnamesi (Erich Gross).Vakayinamelerde de birçok devlet adamının biyografilerine ait malzemeler bulmak mümkündür.
Tanzimattan günümüze kadar yazılmış biyografilere şu örnekleri verebiliriz: Recaizade Mahmut Ekrem, Kudemadan Birkaç Şair (1885); Muallim Naci, Osmanlı Şairleri (1890); Beşir Fuad, Victor Hugo (1886); Süleyman Nazif, Mehmet Akif (1924); Kenan Akyüz, Tevfik Fikret (1947); Mehmet Kaplan, Namık Kemal Hayatı ve Eserleri (1948); Olcay Önertoy, Halit Ziya Uşaklıgil, Romancılığı ve Romanımızdaki Yeri (1965); Birol Emil, Mizancı Murad Bey, Hayatı ve Eserleri (1979); Nurullah Çetin, Behçet Necatigil, Hayatı, Sanatı ve Eserleri (1998).
İlgili Konular:
Şuara Tezkiresi
Otobiyografi
Monografi
Portre
Tarih: 2013-11-20 22:00:00 Kategori: Edebiyat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.